18.yy'ı en iyi şekilde yansıtan bir töre romanı.Kuşak çatışması,batılılaşmanın etkisi ile değişen hayatlar ve fikirler ve bunun sonuçları yansımış romana.Hızlı akan olaylar ve dönemi yansıtması benim için artı olabilecek özelliklerdendi.Seniha-Faik -Hakkı Celis üçgeninde yaşananlar,torunu için her şeyini feda etmeye hazır bir dede (naim efendi-konağın sahibi-) ve yeni nesille eski nesilin olaylara bakışındaki farklılıklar çok güzel işlenmiş bu klasik romanda.Osmanlı İmparatorluğunun çöküşü gibi konağın ve bir kuşağın da çökmekte olduğunu;aslında hayal ettikleri ile fazlasıyla havaileşen ama gerçekte yaşadıklarından memnun olamayan ve sürekli bir memnuniyetsizlik haliyle batılılaşma düşüncesinin o insanların hayatını nasıl ele geçirdiğine şahit oluruz.
İronik bir şekilde de son buluyor roman ...Bitişi beni üzen bir roman ama kesinlikle okunması gerekiyor diye düşünüyorum
Senihaya biçilen değer pek hoşuma gitmese de gene de o devirdeki kafa yapısından kaynaklandığını düşünüyorum.Ya da belki de ordaki durum ya da söz kinaye niteliğinde mi onu pek anlayamadım açıkçası önyargıda bulunmak istemem yazar hakkında.
tüm kitapseverlere tavsiyemdir dönem romanlarını ve klasikleri sevenler kaçırmasın
puanım 5/5
"Hakkı Celis, Seniha'nın bir zamanlar hakikatte mevcut olduğundan şüpheye düştü; bu kız, genç adam için kitaplarda tanıdığı hayali kızlardan biriydi; muhayyilesinde, 'Desdemona'ların, 'Juliette' ve 'Madam Bovary'lerin arasına karıştı."
Gençken vücudu soymak iyidir,fakat hiçbir yaşta ruhu soymaya gelmez ve herkes önünde ,hatta kendi önümüzde bile daima giyimli durmalıdır.
Benim için kitabın şifresi burada.....bu alıntıda
"Ne acayip alem! Burada, herkes kendini eğleniyor zannediyor; fakat, hepsi de can sıkıntısından ne yapacağını şaşırmış, tepinen, bağıran ve bir an evvel sızıp uyumak için sarhoş olan bir takım biçarelerdir. Zavallı insanlar kendi kendilerini nasıl aldatıyorlar! Ve bir hayal-i ham’ın peşinde ne çok para, ne çok vakit, ne çok sıhhat sarf ediyorlar."